Enbiya suresi 33. ayet meali: “Geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı yaratan O’dur. Her biri bir yörüngede yüzüp gidiyor.”
Yasin Suresi 38. ayet meali: “Güneş de kendi yörüngesinde akıp gitmektedir. Bu, mutlak güç sahibi, hakkıyla bilen Allah’ın takdiri (düzenlemesi)dir.”
Eski zamanda güneşin sabit olduğu fikri vardı. Buna muhalif olarak güneşin bir yörüngesi olduğu Kur’anda çok yerlerde kesin olarak belirtilmektedir.
Yasin suresi 40. ayet: “Ne güneşin aya yetişip çatması uygundur ne de gece gündüzü geçebilir. Her biri bir yörüngede yüzüp gider.”
Ayetlerde güneşin ve ayın yörüngeleri belirtildiği gibi gece ve gündüzün yörüngesi bunlardan ayrıca belirtilmiştir ki bunda dünyanın yörüngesine de işaret vardır.
Gerçekten ayet, gece ve gündüzün oluşmasını güneşin yörüngesine bağlar tarzda değil ayrı bir bağlam içerisinde belirtmiştir.
Ayet açıkça gece ve gündüzün oluşmasını güneşin yörüngesinden ayrı bir yörüngeye hasretmiştir, bu da dünyanın kendi çevresindeki ve güneşin çevresindeki hareketi=yörüngesidir.
(Ek bilgi: Dünyanın güneşin etrafındaki hareketi aslında mevsimlerle alakalı olsa da eksen eğikliği sebebiyle bir miktar gün oluşumuna da sebep olur. O yüzden gün oluşumu aslında dünyanın hem kendi çevresindeki hareketi ile hemde güneş çevresindeki hareketi ile olur)
Ayrıca bu ayette açıkça يَسْبَحُونَ yüzmek fiilinden bahsetmektedir. Bu ifade mecazen kullanılmış olabilir. Ancak mecaz olmayabilir!!! Gerçekten uzayın tamamen bugün bilim adamlarının karanlık madde dediği eski bilim adamlarının esir ismi verdiği görünmez bir madde ile dolu olduğu tahmin edilmektedir. Hatta kütleçekiminin sebebinin bu madde sebebiyle olduğu ileri sürülmektedir. Yani evren adeta esir maddesi ile dolu bir havuzdur ve herşey bu havuzun içerisindedir. Ayette güneşin ve diğer gök cisimleri için yüzme tabiri karanlık madde=esir sebebiyle kullanılmış olabilir. 1400 yıl önce çölde okumamış eğitim almamış bir insanın söylediği bir sözde böyle bir hesabı yapması veya bunu bilmesi söylerken hesaba katması vesair… düşünün kaçta kaç ihtimaldir?!