Bu açık mucizeyi daha iyi anlayabilmeniz bakımından:
Öncelikle aşağıdaki videolara bir bakınız.
Yine Keith Moore’ya ait daha uzun olan şu videoya da bakılabilir:
Muminun suresi 14. ayet meali: Ardından nutfeyi (döllenmiş yumurta) alakaya (rahimde asılıp beslenen embriyo) çeviriyor, alakayı şekilsiz et (görünümünde) yapıyor, bu etten kemikler yaratıyor, daha sonra da kemiklere adale giydiriyoruz; nihayet onu bambaşka bir varlık halinde inşa ediyoruz. Yapıp yaratanların en güzeli olan Allah çok yücedir.
Bu ayette belirtilen insanın anne karnındaki gelişim aşamaları kesinlikle çok açık bir mucize/mucizeler içermektedir. İnsanın anne karnındaki spermden insan olana kadarki gelişimi tamamen hatasız ve fevkalade isabetli bir izahla belirtilmiştir.
İnsanın anne karnında spermden sonra ancak mikroskopla gözlenince anlaşılabilen 2 evresi doğrudan belirtilmiştir.
Birincisi sperm anne karnına girdikten sonra 5 gün sonra rahime tutunarak kan emen bir embriyoya dönüşmektedir.
Bunu Kur’an alaka kelimesiyle ifade etmektedir. Alaka kelimesi ise arapçada : sülük gibi yapışan, asılı duran ve kan pıhtısı anlamlarına gelir ki bu 1 haftalık embriyo en mükemmel ancak böyle anlatılabilirdi.
Bundan sonraki aşamada Kur’an bunun bir çiğnemlik et anlamına gelen “mudga” ‘ya çevrildiğini söylüyor.
Ve gerçekten insan embriyosu alaka formundan sonra bir çeşit belli belirsiz bir et parçasına dönüşüyor ki mikroskopla yapılan çalışmalar sonucunda bunun adeta çiğnenmiş bir sakıza benzediği görülmüştür. Hatta buna o kadar benzemektedir ki bilim adamları bu Kur’an ayeti üzerine çiğnenmiş bir sakızla bu embriyonun büyütülmüş görüntüsünü hayretle kıyaslayarak benzerliğini gözlemlemişlerdir. İlgili videolarda bir kısmı var.
Dikkat edilsin ki bu çiğnemlik et görüntüsüne ancak mikroskop yardımıyla yapılan gözlemle ulaşılabilmektedir. Ve bütün bunlar anne karnında oluşmaktadır. Bu bilginin bundan 1400 yıl önce bilinmesi tamamen imkansızdır.
Ve bilinmediği de kesinlikle bilinmektedir zaten bu keşiflerin tamamı mikroskopların keşfinden sonra aşama aşama son yüzyılda yapılmıştır.
Bitti mi? Hayır sonraki aşamada tam olarak insanın yaratılış safhasını anlatıyor.
Gerçekten bu çiğnemlik etin içerisinden zaman içerisinde sonradan kemiğe dönüşecek kıkırdak dokular çıkıyor, daha sonrasında bunun üzerinde adele hücreleri oluşmaya başlıyor.
Bugün bu yüzyılda (100 öncesinde bile bunlar bilinmiyordu) bizim bilimle ulaştığımız sonuçların tamamen ama tamamen aynısı. Üstüne üstlük 1 cümlede insanın tüm yaratılış aşamalarını kesin bir tarzda veriyor.
Kur’anı söyleyen bu bilgiyi nereden biliyordu? Sıfır ama sıfır tereddüt, son derece net, insan bedeni içinde gözle kesinlikle görülemeyen mikroskobik seviyedeki gelişim aşamalarını eksiksiz olarak bilip bildirmek, tüm dünyada kılıçla, kalkanla okla savaşların yapıldığı bir çağda nasıl mümkün olabilir?
Mucizeyle mümkün olur.
Önceden söylemiştim tam yeri geldi tekrar ediyorum:
Kur’anda İnsan kelimesi 65 kere geçerken
İnsana ait Kur’andaki unsurlar olan: Toprak (turabun) 17 kere Nutfe (nutfun) 12 kere , embriyo (alak) 6 kere Bir çiğnemlik et (meda’a) 3 kere Kemik (ızamun) 15 kere , Et ((lehmun) 12 kere geçer. Toplamda yine 65’dir. Bu nasıl kitap Allah aşkına?
Allah’tan başka kim böyle bir sözü getirebilir?
Muminun suresi 14. ayet kapalı değil son derece açık bir mucize içeriyor. İnsanın mikrobik seviyedeki anne karnındaki gelişim aşamalarını ve devamını tamamen doğru olarak ifade ediyor, demiştik.
O yüzyılda bu bilginin bilinmesi mümkün olmadığı gibi bilindiğine dair en küçük bir veri bile yok. Düşünün 1400 yıl önce insanın anne karnındaki sperm seviyesinden uzuvların çıkışına kadar gelişiminden tamamen doğru olarak TEK ama TEK HABER veren kaynak sadece Kur’an. Bu durum bu kitabın insan yazması olamayacağını bi kere daha hatırlatmıyor mu?